Hayat, Kendime dair

Hüznüm derinliklerinde ne saklamışsa serbest bıraktı, göz yaşlarım eşliğinde.

Sonu olmayan karanlığın içindeki yalnızlık düşüncelerim, kafamın içini yakıp kül ediyor ve işin ilginci tutunacak kimsem yok, etrafım ıssızlık. Rüyalarım karanlığımı görmeden hissediyor uyandığımı. Ancak ben sonsuz bir yolda ilerlediğimi düşünüyorum, bir kolum kırık izliyorum dünyayı…

Bir kalp ateşi ile tutunuyorum sevdiğime… Olduğum şeyle olmadığım şey arasında, hayal ettiğim şeyle hayatın beni yaptığı şey arasında bir boşluk iken tesadüf eseri sen çıktın karşıma ve Tanrı seni çıkarmasaydı karşıma ben gene aynı şekilde, fakat her şeyden habersiz yaşayıp gidecektim. Sen bana dünyada başka bir hayatın da mevcut olduğunu, benim bir de ruhum bulunduğunu öğrettin. Ama ruhum yaralı, ruhum kanıyor. Hayatta en güvendiğim insana karşı duyduğum kırgınlık adeta herkese yayılmış gibi hissediyorum. Faulkner’s sleep dinlerken ruhumun neler çektiğini daha iyi anlıyorum.

Seni dinlerken ruhumun dinlenmesini isterdim lakin ruhum acılar içinde Evgeny. Gözyaşlarım yerçekimine meydan okurcasına akmamaya yemin ettiler. Başak tarlalarının hayalini kurarken çakılıp kalıyorum ruhu çekilmiş beton yığınlarının arasında.. Seni dinleyerek hata yapıyorum belki de sevgili Evgeny. Werther’ in acıları gibi katlanarak artıyor acılarım.. Ama yine de sana teşekkür ederim canım Evgeny senle birlikte ruhumun en açmazlarını açmış oldum.

11930cookie-checkHüznüm derinliklerinde ne saklamışsa serbest bıraktı, göz yaşlarım eşliğinde.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir