Drakkar Noir

Uzun zamandır bu parfümün yorumunu yazmak istiyordum aslında ama bir türlü fırsatını bulamadım ya da kendi açımdan böyle bir fırsat yaratmadım. Tamamı ile parfüm sitesi olsaydım sanırım bu konuya daha fazla parmak basardım. Zaten sürekli entry de giremiyorum. Herneyse. Küçüktüm ama burnuma çalınan ilk parfüm benim English Blazer idi. Halamın kızı ingiltereden getirmişti. Yıl 94-95 falan sanırım. Ama hala o artistik baskın kokusu burnumdadır. 15 yaşındaki bir gence sürün baba moduna sokar direkt. Günümüz parfümleri gibi değildir. Buna benzer bir parfüm de kokladım daha sonralar.  O da Drakkar Noir idi.

Guy Laroche tarafından Pierre wargnye imzası ile tasarlanan ve 1982 yılında tanıtılan maskülen bir parfüm Drakkar Noir. Moda deyince aklıma gelen ilk ülke Fransa. Parfüm tasarımcıları deyince yine aklıma gelenler hep fransız tasarımcılar. Dediğim gibi parfüm benim doğumumdan 6 sene önce üretilmiş ve ben ilk defa 2011 yılında denedim bu parfümü.

Bir kere günümüzdeki o çeşitli tanıdık gelen parfümleri kafanızdan silin atın. Eğer sıktığım parfümü herkes sorsun, herkes tarafından çok sevilsin diye bir kaygınız varsa da bu parfümü kullanmanızı önermiyorum. Çünkü dediğim gibi tam bir baba kokusu.

Drakkar Noir, aromatik fujer olarak sınıflandırılmış. Adı gibi gizemli, yer yer mesafeli, karizmatik, iddialı ve karanlık bir kokusu var. İlk sıkışta o eski havayı seziyorsunuz. Fesleğen ve biberiye lavanta – limon dengesini iyi sağlamış diyebilirim. Yeşil nane ve mint çiçeği bizi biraz daha baskın gelen orta notalara hazırlıyor aslında. Çünkü üst notalar çok fazla uzun sürmüyor. Orta notalara geldiğimizde ise o uzaktan esen turunçgil kokusunu daha fazla alıyorsunuz ama burada da bergamot devreye giriyor. Orta notalar o kadar iyi kombine edilmiş ki beni de en çok etkileyen kısım burası aslında. Aromatik otlar çok güzel bir hava vermiş parfüme. Temiz ve çok pürüzsüz koku çam esintileriyle devam ediyor. Toplamda 25 nota kullanılan parfümün bu kadar dengeli oluşu beni çok şaşırttı. Nota geçişlerini çok kolay anlayabiliyorsunuz, hiçbir yapaylık, zorlama yok, gayet duru ve bir o kadar da ferahlatıcı bir parfüm bana göre.

Kapanışta ise, çam esintileri devam ediyor. Paçuli, silhat ve bir de güzel bir deri notası var. Az bir şey yosun- reçine bulunmakta. Alt notalar klasik şipre – fujer harmanı olmuş ama yapaylık yok.

Sonuç olarak; Drakkar adı gibi vurucu ve sert bir erkek parfümü. Her erkeğin harcı değil onu kullanmak. Erkek gibi kokmak isteyenlere iyi bir seçenek desem çok iddialı bir laf etmiş olmam. Açık ve net şimdiki kılıbık ve yumuşak kokan parfumler gibi değil. Kafayı değiştirip de kullanılabilecek bir parfüm.
Birilerine beğendirme çabası içinde olmayanlar kullanabilir en azından. Yok kızlar bu parfüme bitiyor yok efendim herkes parfümümü sordu bla bla ? Kimse sormasın beğenmesin sorun değil diyorsanız dediğim gibi denemenizde fayda var.